Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | kazı yapmak | excavate f. | ||
The team excavates carefully for the archaeologists. Ekip, arkeologlar için dikkatli bir şekilde kazı yapıyor. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | kazı yapmak | dig f. | ||
One man was seen digging with his bare hands. Bir adam çıplak elleri ile kazı yaparken görüldü. More Sentences |
||||
Genel | kazı yapmak | excave f. |